Öğleden sonra uykusunun faydası ortaya çıktı

Teksas Eyalet Üniversitesi’nden araştırmacılar, beynin analojik problem çözme yetisini inceleyen bir çalışma gerçekleştirdi. Bu yeti, beynimizin daha önce karşılaştığı benzer problemlerden öğrendiklerini yeni sorunlara uygulama becerisini ifade ediyor. Araştırmada, uyuyan kişilerin bu bilişsel süreçlerde daha başarılı olduğu tespit edildi.

Bilim insanları, araştırma sonuçlarını değerlendirirken, “Bir sorun çözülemez gibi göründüğünde, ‘Üzerine yat ve düşün’ sözü bilimsel bir temele dayanıyor olabilir. Özellikle bu uyku REM evresini içeriyorsa,” ifadelerini kullandı.

NASIL BİR DENEY YAPILDI?

Çalışmaya 58 gönüllü katıldı. İlk olarak, katılımcılara bazı problem setleri gösterildi ve bu problemlerin çözümleri sunuldu. Daha sonra, aynı yöntemlerle çözülebilecek ancak çözüm ipucu verilmeyen ikinci bir problem seti sunuldu.

Bu aşamadan sonra, katılımcılar iki saatlik bir ara verdi. 28 kişi 110 dakikalık bir uyku uyurken, 30 kişi uyanık kalmaya devam etti. Uyuyan grubun REM uykusunda ne kadar vakit geçirdiği EEG başlıklarıyla ölçüldü.

Daha sonra, tüm katılımcılar tekrar teste tabi tutuldu. Özellikle ikinci setten çözemediği sorulara tekrar bakmaları istendi. Araştırmacılar, uyuyan grubun bu problemleri çözmede belirgin şekilde daha başarılı olduğunu keşfetti. Ayrıca, REM uykusunda daha fazla zaman geçiren kişilerin problem çözme başarı oranlarının daha yüksek olduğu tespit edildi.

PROBLEM ÇÖZME BECERİSİNİ ARTIRIYOR

Bu araştırma, REM uykusunun yaratıcı problem çözme becerilerini geliştirdiği ve zihinsel esnekliği artırdığı yönündeki önceki çalışmalarla uyum gösteriyor. Bilim insanları, REM uykusunun yeni bilgileri eski deneyimlerle bağdaştırarak zihinsel esneklik sağladığını düşünüyor.

Araştırmacılar, “REM uykusu, problem çözme sırasında farklı unsurların yeniden birleştirilmesini kolaylaştırabilir. Bu, özellikle yaratıcı problem çözme süreçlerinde kritik bir faktör olabilir” dedi.

Related Posts

Cilt kanseri vakalarında korkutan artış: Nasıl korunuruz?

Hem Türkiye’de hem de dünyada cilt kanseri vakalarında artış görüldüğüne dikkat çeken Uzm. Dr. Yusuf Kelleci, cilt kanserinden korunmak için yapılması gerekenleri anlattı. Kelleci, “Güneşin zararlı etkilerine bağlı cilt hasarlarının yüzde 90’ı, korunma önlemleriyle engellenebilmektedir” dedi.

Uzmanı uyardı: ‘Düşük ve orta gelirli ülkelerde astım artıyor’

Hastalıkları Bölümü’nden Prof. Dr. Gazi Gülbaş son yıllarda gelir düzeyi düşük-orta ülkelerde astım vakalarında artış gözlemlendiğini ifade ederek, “Astım önlenebilir ve tedavi edilebilir bir hastalıktır. Erken tanı ve doğru tedavi yaşam kalitesini artırır ve hayat kurtarır” dedi.

Aile hekimliğinde yeni dönem: İkamete dayalı uygulama başlıyor

Aile hekimliğinde yeni dönem: İkamete dayalı uygulama başlıyor

Kahve içmek, demir ve kalsiyumun bağırsaktaki emilimini engelliyor mu?

Kahve bazı kültürlerde sindirime yardımcı bir içecek olarak görülüyor. Ancak bilimsel araştırmalar yiyeceklerle birlikte içildiğinde kahvenin vücudun besleyici maddeleri sindirmesini zorlaştırdığını gösteriyor.

D vitamini deponuz boş kalmasın

D vitamini, kas ve kemiklerin dostu olarak bilinse de kalp-damar sisteminden belleğe bağışıklık sisteminden 
kanser riskini azaltmaya kadar vücuda çok yönlü fayda sağladığını vurgulayan İç Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Osman “D vitamini eksikliği ülkemizde yaygın bir sorun. Dolayısıyla ciddiye alınmalıdır” uyarısında bulundu.

Sebze meyvedeki pestisiti yok eden Japon taktiği! Evdeki 2 malzeme yetiyor

İlkbaharın taptaze çilekleri, parlak renkleri ve iştah açıcı görünümleriyle sofralarımıza gelir. Ancak bu lezzetli meyvede gizlenen pestisitler sağlığımız için bir tehdit oluşturabilir. Bu aşamada, sadece su altında durulayarak yapılan temizlik yetersiz kalabiliyor. İşte Japonların sırrı.