1912 yılında bir buzdağına çarparak batan Titanik gemisinin ardında bıraktığı hüzünlü hikaye, Atlantik Okyanusu’nun dondurucu sularında bin 517 kişinin hayatını kaybetmesiyle tarihe kazındı. Ancak yıllar sonra denizin 3 bin 800 metre altından çıkan enkaz görüntüleri, beklenmedik bir gerçeği gün ışığına çıkardı: Felakette hayatını kaybedenlerin kalıntıları yoktu.
DERİN DENİZLERİN KİMYASI
1985 yılında Titanik’in enkazını ilk kez keşfeden derin deniz kaşifi Robert Ballard
Uzmanlara göre, derin okyanus suyu, kalsiyum karbonat açısından doymamış olduğundan, kemikler zamanla çözünüyordu.
Titanik enkazında rastlanan tek kalıntılar, iskeletler yerine boş ayakkabı çiftleriydi. İşlenmiş derinin suyun etkilerine direnmesi sayesinde, bu trajik olayda hayatını kaybeden insanların anısını taşıyan tek şey, o gün giydikleri ayakkabılardı.
Bu hikaye, Titanik’in sadece bir deniz faciası olmadığını, aynı zamanda okyanusun derinliklerinde gizlenen, insanlık tarihine ışık tutan bir sır olduğunu gösteriyor. Bu trajik olay, bilim ve tarih için derin anlamlar taşıyan keşiflerle dolu bir yolculuğun başlangıcı oldu.